M. Niyazi Akıncıoğlu (1919-1979)
Muharrem Niyazi Akıncıoğlu Kırkla-reli’nin Pınarhisar ilçesine bağlı Kuru-dere köyünde doğdu. Orta öğrenimini Edirne ve Bursa’da yaptı. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi.
Edebî kişiliği
1940’lı yılların en etkili şairlerindendir. Nazım Hik-met’ten sonra, halk şiirinden yararlanan ilk toplumcu şairlerdendir. Özellikle Ahmet Arifi derinden etkilemiştir. Çeşitli nedenlerle yargılanmıştır. Yüreğinden damıtarak kaleminde vücut bulan, boynuna pranga gibi asılmış “şairliği” o dönem şartları için onun da her ne sebepten olursa olsun suçlu görülmesine yetmiştir.
Muharrem Niyazi Akıncıoğlu ile Ahmed Arif, şiirde yakaladıkları teknik, dil ve hava kadar, hayatlarında karşılaştıklarda da sanki paralel hayatlar sürerler. İkisi de bir dönem mahpusluk hayatı yaşar, şiirlerinde “hürri-yet”i dile getirirler. Bu mahpusluk ikisinde de derin tahribatlara sebep olur ki ikisi de tek kitap çıkartıp bir süre sonra inzivaya çekilirler. Öte yandan iki şair de ha-
Muharrem Niyazi Akıncıoğlu Kırkla-reli’nin Pınarhisar ilçesine bağlı Kuru-dere köyünde doğdu. Orta öğrenimini Edirne ve Bursa’da yaptı. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi.
Edebî kişiliği
1940’lı yılların en etkili şairlerindendir. Nazım Hik-met’ten sonra, halk şiirinden yararlanan ilk toplumcu şairlerdendir. Özellikle Ahmet Arifi derinden etkilemiştir. Çeşitli nedenlerle yargılanmıştır. Yüreğinden damıtarak kaleminde vücut bulan, boynuna pranga gibi asılmış “şairliği” o dönem şartları için onun da her ne sebepten olursa olsun suçlu görülmesine yetmiştir.
Muharrem Niyazi Akıncıoğlu ile Ahmed Arif, şiirde yakaladıkları teknik, dil ve hava kadar, hayatlarında karşılaştıklarda da sanki paralel hayatlar sürerler. İkisi de bir dönem mahpusluk hayatı yaşar, şiirlerinde “hürri-yet”i dile getirirler. Bu mahpusluk ikisinde de derin tahribatlara sebep olur ki ikisi de tek kitap çıkartıp bir süre sonra inzivaya çekilirler. Öte yandan iki şair de ha-
yata baktıkları pencere olan aynı ideolojik çizgide eserler vermekte, birisi yurdun batısından, Trakya’dan seslenirken, diğeriyse doğusundan sözcüklerini uçurmaktadır.
Akıncıoğlu, 1970’Ii yıllara gelindiğinde yeniden şiire döner. Şiirlerini Ses, Pazar Postası, Yeni Edebiyat ve Yürüyüş gibi dergilerde, bazen dostlarının ısrarlarıyla yayımlar. Ama artık çok hatırlanmamakta, 1940’larda kendisinden sonraki önemli şairleri etkilemiş şiir dilini yakalayamamaktadır. Eski şiirlerindeki etkiyi yeniden bulmak için çok da üretim yapmaz. Bu umursamaz ka-bulleniş onun silkelenmesine engel olacaktır.
Halk şiiri geleneğinden beslenen toplumcu şiirleriyle tanınan Akıncıoğlu’nun şiirleri ancak ölümünden sonra bir araya getirilebildi. “Umut Şiirleri” adıyla yayımlanan kitap, gerek halk şiiri gerekse de divan şiirinden yararlanıp yeni bir şiir oluşturma gayretindeki bir şairle tanıştırır bizi.
Eserleri:
Şiir: Haykırışlar, Umut Şiirleri
Akıncıoğlu, 1970’Ii yıllara gelindiğinde yeniden şiire döner. Şiirlerini Ses, Pazar Postası, Yeni Edebiyat ve Yürüyüş gibi dergilerde, bazen dostlarının ısrarlarıyla yayımlar. Ama artık çok hatırlanmamakta, 1940’larda kendisinden sonraki önemli şairleri etkilemiş şiir dilini yakalayamamaktadır. Eski şiirlerindeki etkiyi yeniden bulmak için çok da üretim yapmaz. Bu umursamaz ka-bulleniş onun silkelenmesine engel olacaktır.
Halk şiiri geleneğinden beslenen toplumcu şiirleriyle tanınan Akıncıoğlu’nun şiirleri ancak ölümünden sonra bir araya getirilebildi. “Umut Şiirleri” adıyla yayımlanan kitap, gerek halk şiiri gerekse de divan şiirinden yararlanıp yeni bir şiir oluşturma gayretindeki bir şairle tanıştırır bizi.
Eserleri:
Şiir: Haykırışlar, Umut Şiirleri
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.